Lisa Kleypas’ın Hathaways Serisinin 3. Kitabı bence oldukça
güzel bir kapakla Epsilon Yayınlarından geçtiğimiz haftalarda çıktı. Millet
delirdi, delirdi tabi (:
Lisa Kleypas ile ve Hathaway Kardeşlerle henüz tanışmamış
arkadaşlar için kısaca bir bilgilendirme yapayım. Ülkemizde yazarın bütün
kitapları Epsilon Yayınlarından çıkıyor. Yazarın iki serisi şimdiye kadar
çıktı.
**Wallflower
Serisi;
1.Kitap: O
YAZ
2. Kitap: BEN BÖYLEYİM
3. Kitap: SEVGİM SANA AİT ** Favorimdir. <3 Sebastian
4. Kitap: NİSAN YAĞMURLARI
5. Kitap: A WALLFLOWER CHRİSTMAS * Çevrilmedi.
2. Kitap: BEN BÖYLEYİM
3. Kitap: SEVGİM SANA AİT ** Favorimdir. <3 Sebastian
4. Kitap: NİSAN YAĞMURLARI
5. Kitap: A WALLFLOWER CHRİSTMAS * Çevrilmedi.
Ve bugün yorumunu sizlerle paylaşacağım Hathaways Serisini
incelersek;
**Hathaways
Serisi;
1.Kitap:
BENİMLE KAL <3Cam Rohan
2.Kitap: VAZGEÇEMEM SENDEN ** Favorimdir <3 Kev -Merripen
3.Kitap: GECEMİ AYDINLAT **Yeni Favorim <3 Harry
4.Kitap: MARRİED BY MORNİNG *Çevrilmedi.
5.Kitap: LOVE İN AFTERNOON *Çevrilmedi.
2.Kitap: VAZGEÇEMEM SENDEN ** Favorimdir <3 Kev -Merripen
3.Kitap: GECEMİ AYDINLAT **Yeni Favorim <3 Harry
4.Kitap: MARRİED BY MORNİNG *Çevrilmedi.
5.Kitap: LOVE İN AFTERNOON *Çevrilmedi.
YORUM:
(Hathaway Kardeşlerden) Amelia Hathaway ile Cam Rohan’ın
hikayesi ile ailenin içerisine bütün olarak girmiştik. Ablamızın hikayesinden
sonra (benim ölümüne beklediğim ve kesinlikle hayal kırıklığına uğramadığım)
Win Hathaway ile Kev Merripen’i de binbir güçlük ile birbirine yakıştırdıktan
ve baş göz ettikten sonra küçük kız kardeşlerden ismi bende sürekli pamuk şeker
hissi uyandıran Poppy Hathaway ile serimizin 3. Kitabına başlamış bulundum.
Poppy, ailedeki diğer üyelerin arasında hiç kuşkusuz en
sakini ve normali. Tamamiyle kendi halinde olan Poppy dışarıya oldukça kırılgan
ve naif bir duruş sergiliyor. İngilteredeki 3. Sezonunda Michael Bayning ile
gizli ama güzel bir fölrt dönemine girer.
Michael Bayning denen zat, zerre kadar sempati duymadığım,
zayıf, korkak ve hiçbir çekiliğinin olduğunu düşünmediğim bir erkek figür
olarak kitabın girişinde beni karşıladı.
Her ne kadar sessiz ve uyumlu bir kız olsada, oldukça zeki ve kızıl kahve
saçları ve vücut hatları ile ziyadesiyle erkeğin beğenisini üzerine toplayan
Poppy için kesinlikle uygun bir aday olmadığını ilk sayfadan anladım. -_- Gerçekten
bu adama inanılmaz tutuldum ya neyse..
Poppy, Michael babasından tırım tırım tırstığından ve
ilişkilerini ona açıklayıp evlenme niyetini söylemek için uygun bir zaman
beklediğinden oturup bir köşede bu “mükemmel zamanın” gelmesini beklemektedir.
Poppy’nin git gide büyüyen çılgın ailesi tabiki bu durumdan hiçde memnun
değildir. Michael’in samimiyeti hepsi için büyük soru işaretleri içermektedir.
Ve ve ve sezon için İngiltere’de bulunan ve en büyük ve ünlü
otellerinden birinde kalan Hathaways ailesinin başına (daha doğrusu Poppy’nin
başına) talih kuşu işte tam bu garip olaylar silsilesi içerisinde konar.
Babasından tırsan Michael ile gizli gizli görüşen Poppy, ondan gelen mektubu
biricik hayvan aşığı Beatrix’in gelinciğine kaptırır.
(Seriyi hiç okumamış insanların şu cümleleri okukenki surat
ifadelerini cidden merak ediyorum. Kızın adı Poppy, otelde kalıyoruz ve bir
gelincik var üzerine mektup çalıyor felan (: ))
Otelin içerisinde kimsenin eline geçmeden mektubu almaya çalışan
Poppy, gizli bir koridor bulur (tamamen
allahın işi) ve kendisini karanlık koridorda oldukça sinirli ve orada
olmasından rahatsız koca bir adam ile burun buruna bulur. Bu kişi kimdir?
Kendisi, otelin tek sahibi olup bu dünyada okuyabilecğeniz
(tanıyabileceğiniz) en sevimli içine sokulası, odun mu odun ama bir o kadar
samimi ve içten, esmer uzun ve yakışıklı, oldukça kıskanç ve gururlu, sahip
olduğunu şeyleri korumak için yapmayacağı şey olmayan, sahip olmak istediği
şeylerin önünde kimsenin duramadığı bir melek, bir adonis, bir bir... ya kelimelerim bence yetmeyecek
kendisini anlatmaya (:
Harry, özel gizli koridorunda Poopy ve gelinciği ile karşılaşınca şok olur tabi
(: Ama bu çok tatlı bir şoktur. Hathaways ailesini iyi bilen ve otele geldiği
ilk günden beri gözlerini üzerinden alamadığı Poppy Hathaways ile burunadır.
Neyseciğime, sonra Harry’cim kızı alır ve koridorun sonundaki özel odasına
davet eder. Amacı rezil olmadan onu bir hizmetçi eşliğinde odasına
göndermektir. Tabi önce o koridorda ne işi olduğunu öğrenecektir. (: Sohbet
muhabbet derken, mekaniğe çok meraklı olan Harry’mizi kızın zekası ve
bildikleri kendisine bir kere daha kendisine hayran bırakır ve o an kıza sahip
olmaya karar verir.
Eee ne dedik bu biricik Harry, onun önünde Michael gibi bir
eziğin şansı olabilir mi? Tabi bunu öğrenmek için devamını okumanız gerekecek.
Poppy ile Harry arasında dialoglar her zamanki gibi bir profesyonelin elinden
çıkmaydı ve Lisa Kleypas okuma keyfini bana son sayfaya kadar yaşattı. Hatta
bittiğinden böle bir boşluk yaşadım ve moralim bozuldu. Bende ilk sayfayı açıp
bir daha okumaya başladım. (:
Harry oldukça değişik ve ne kadar iri yarı ve sert bir adam
olsa da sevimli diye fütürsuzca tanımlayabileceğim bir karakter oldu. Kitabı
okuyan diğper arkadaşlarım ile konuştuğumda onlardan da aldığım ilk tepki “..
yaaa bu çok şirin yaaa yirimmmm..!” oldu (:
Lisa Kleypas okumuş olanların zaten kesinlikle alıp
okuyacaklarından emin olduğum bu kitabı henüz yazarla tanışmamış, tanışmış ama
bu seriye başlamamış arkadaşlara öncelikle inanılmaz derecede üzüldüğümü
söylemek zorundayım. Ama ne demişler hiçbirş şey için geç değildir! Hemen bu
eksikiliği telafi edin ve her birine ayrı ayrı aşık olacağınız Cam Rohan, Kev
Merripen ve son gözdemiz Harry Rutledge ile tanışmaya bünyenizi hazırlayın :)
Yorum yazamama tutukluğumu bana kırdıran ve bütün haftasonumu
evde kitap okuyarak geçirmeme sebep olan üstad Lisa Kleypas’a buradan sonsuz
sevgilerimi gönderiyor, serinin (umarım kısa zamanda) diğer kitaplarının
yorumları ile yayında olacağımı büyük bir sevinç ile bildiririm canlarım..!
Kendinize cici
davranın ve kitapsız kalmayın.
Hep sizi seven, Harry’nin hayali ile 3 gün geçirmiş hopeless
romantic Küçük Kız’ınız...
Amanin ya ozlemisiz ya biz seni Kucuk Kizim :) yorumun hakkini vermissin hic sklmadan okudum valla :) bu kadar ara vermemelisin :)
YanıtlaSil